ALİŞAR HÖYÜK / GORDİON / MİDAS TÜMÜLÜSÜ / FRİG VADİSİ / YASSIHÜYÜK
09.00 Kayseri Erkilet Havalimanı'nda sizi karşılıyor ve 2 saatlik bir yolculuk ile ilk durağımız olan Alişar Höyük'e ulaşıyoruz ve buradaki ziyaretimizin ardından 12:30 gibi Polatlı Midas Anıt Mezarı'na doğru yola çıkıyoruz.
Frigler, Antik Çağ'da Orta Anadolu'da yaşamış Hint-Avrupa kökenli bir halk. Hititlerin MÖ 1200 civarında yıkılmasından sonra muhtemelen Güneydoğu Avrupa'dan bölgeye gelmişlerdir. Herodot ve Strabon gibi antik yazarların verdikleri bilgiler, dilbilim bulguları ve Güneydoğu Avrupa halkları ile aralarındaki maddi kültür benzerlikleri nedeniyle Friglerin Avrupa kökenli oldukları düşünülmektedir. Makedonyalıların komşuları olan ve Avrupa'da oturdukları sırada Brigler adını taşıyan Frigler, Makedonya ve Trakya'dan Boğazlar yolu ile Anadolu'ya göç eden Trak boylarından biriydiler.
13:00 gibi yol üzerindeki mola yerimizde öğle yemeği için mola veriyoruz. yemeğin ardından 3,5 saatlik Polatlı yolculuğumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz. Turumuz yaz mevsiminde ise Midas Anıt Mezarı ziyaretine geçiyoruz, kış mevsimi ise direkt olarak konaklayacağımız otelimize geçiyoruz.
Midas Anıtı ya da diğer adıyla Yazılı Kaya Frig kaya fasadlarının en görkemli örneğidir. Midas şehri platosunun kuzeydoğu eteğinde, öne doğru çıkıntı yapan kaya kütlesi üzerinde yer alır. İlk olarak 1800 yılında W. M. Leake ve arkadaşları tarafından incelenerek kabataslak çizimi yapılmıştır. G. Koehler’e ait bu çizim, birçok hata ve eksikliklerine rağmen, Frig fasadlarının genel görünüşü hakkında fikir veren ilk çizim olması nedeniyle özel bir yere sahiptir. 1834’de Ch. Texier, anıtı inceleyerek gravürünü yapmıştır. Bu, anıtın aslına uygun ve tüm görkemini yansıtan ilk ve tek gravürdür.
Buradaki ziyaretimizin ardından Afonkarahisar'a doğru yola çıkıyoruz. akşam saatlerinde otelimize ulaşıyor ve dinlenmeye geçiyoruz.
09.00 da hareket etmek üzere aracımızda buluşuyoruz ve Frig Vadisi'nde tüm gün unutulmaz bir gün geçiriyoruz.
Kütahya’nın doğusunda eski bir yanardağ olan Türkmen Dağı'nın tüfleriyle örtülü olan Frig yaylaları; M.Ö. 900-600 yılları arasında Frigler tarafından iskan edilmiştir. Volkan tüfünün kolay işlenebilir bir kayaç olması Friglerin bunları oyma ve yontma yoluyla çeşitli amaçlarla kullanmalarını sağlamıştır. O dönemden ana tanrıça Kybele’ ye adanmış açık hava tapınakları, sunaklar ve kaya mezarları ile savunma ve barınma amaçlı pek çok yapı günümüze ulaşmıştır. Daha sonra Roma ve Bizanslıların da yerleştiği bölgedeki kilise ve şapellerde, kök boyalı haçlar, meander motifleri, yazı ve fresk izleri hala seçilebilmektedir. Frigler ve Bizanslar tarafından kayalar oyularak yapılan, ‘‘Deliktaş Kalesi’’ ve ‘‘Penteser Kalesi’’ denilen doğal kaleler yer almaktadır.
Höyük ilk olarak J. Mellaart tarafından saptanmış ve yerleşmeyi Erken Tunç Çağı II ve III olarak tarihlendirmiştir. Höyükte süregelen tahribat nedeniyle kurtarma kazıları yapılması gerekmiştir. 1997 yılında Denizli Müzesi'nin idari, Refik Duru'nun bilimsel başkanlığında Gülsüm Umurtak ve üç arkeoloji öğrencisinin oluşturduğu ekipçe bir dönemlik kazı yapılmıştır. Kazılar sadece höyükteki tabakalaşmayı ortaya çıkarmayı amaçlamıştır.