09.30 / 18.00
ESKİ ÇARŞI / YÜRÜK KÖYÜ / BULAK MAĞARASI / İNCEKAYA SUKEMERİ / KRİSTAL TERAS
Sabah saat 09:00 09:30 saatleri arası sizi otelinizden alıyor ve 09:40 gibi turumuza başlıyoruz. Tur içeriği: Eskiçarşı, Tarihi Saat Kulesi, Tarihi Kaymakamlık Binası, Tarihi Cezaevi, Kristal Teras, Mencilis (Bulak) Mağarası, Bulak Kanyonu, Yörük Köyü.
SAFRANBOLU
1994 Yılında önce UNESCO Dünya Kültürel Mirası listesine, ardından 2024 yılında da Citta Slow kentlerine dahil edilerek dünya turizmindeki yerini tescilleyen Safranbolu kenti, Osmanlı Mimamarii özelliklerini bünyesinde barındıran ve günümüze kadar, bu kadar çok tarihi yapıyı koruyabilmiş nadir kentlerimizdendir. Safranbolu'da 18., 19. ve 20. yüzyılların başlarından günümüze gelebilmiş 2000 civarında tescilli evi bulunmakta olup, bunların 800 adedi tescilli olup yasal koruma altındadır.
Osmanlı döneminde ve 1995 yılında Karabük il olana kadar Kastamonu'ya bağlı bir ilçe olan Safranbolu, Döneminde Kastamonu'nun merkezinin de Üsküdar olmasından dolayı, kent ve istanbul arasında sıkı bir bağ vardır. Yürük köyü, büyük evleri ve İstanbul'a sağladığı işgücü, özellikle fırıncılık ve börekçilik ile uzun zamandır Safranbolu'ya yakın önemli bir merkez olmuştur.
Safranbolu ve çevresi Paleolitik Çağ'dan bu yana yerleşim ve iskan görmüş, önemli bir bölgedir. Eflani çevresinde üç büyük höyük bulunmaktadır. Homeros Historika isimli eserinde bu bölgeden Paphlagonia olarak bahseder. Pers ve Helenistik dönemlerden sonra Roma döneminde daha da yoğun nüfuslu bir bölge haline gelmiştir. Safranbolu-Eflani bölgesindeki 24 höyük, çeşitli kaya mezarları, kabartmalar ve Safranbolu'nun güneyindeki Sipahiler köyündeki bir Roma tapınağı, Soğanlı Vadisi ve çevresindeki kaya mezarlar bu dönemlerin somut kanıtları arasındadır. Safranbolu şehrinde Roma dönemine ait somut bir eser ya da yapı yoktur; bu dönemlerdeki ismine dair hiçbir atıf da yoktur. Tarihçi Leonard, Safranbolu'nun eski Germia olabileceğini öne sürerken, Ainsworth'a göre şehir eskiden Zafaran Boli olarak adlandırıldığından, aynı anlamı taşıyan, safran şehri anlamına gelen Flaviopolis olabilme ihtimali üzerinde durmaktadır. Osman Turan, şehrin Türkler tarafından ele geçirilmeden önce Dadybra olarak adlandırıldığını yazmaktadır.
Türkler Anadolu'ya geldikten sonra, Safranbolu'nun tarihi Kastamonu ile ilişkili olarak gelişti. Bu bölge ilk olarak 12. yüzyılda Danışmentliler döneminde Türkler tarafından ele geçirildi. Daha sonra Doğu Romalılar tarafından yeniden ele geçirildi, ancak Çobanoğulları 13. yüzyılın başlarında buraya yerleşti. Çobanoğulları başlangıçta Selçuklulara, sonra İlhanlılar'a sadıktı. 13. yüzyılın sonlarına doğru Eflani'de kurulan Kayı boyundan Çandaroğulları beyi de önce Selçuklulara sonra İlhanlılara sadık kalmış; 15. yüzyılın başlarında kısa bir süre bağımsız kalmış ve 1461'e kadar iktidarda kalmış, daha sonra Osmanlılara sadık kalmıştır. Şehrin o dönemdeki isminin Zalifre veya Zalifra olduğu düşünülmektedir. Safranbolu'daki Eski Cami, Süleyman Paşa Medresesi ve Eski Hamam (Eski Hamamlar) Candaroğulları döneminden kalmadır. Tüm bu dönemler boyunca ve daha sonra Osmanlı döneminde Kastamonu her zaman bölgesel merkez olmuştur. Çandaroğulları döneminden başlayarak, uzun süre Osmanlı hakimiyetinde olan Safranbolu, Taraklı Borlu olarak anılmıştır. Zağfiran Borlu ve daha sonra Zağfiranbolu isimleri 18. yüzyılın başından itibaren kullanılmıştır
Tarihi yapılarına baktığımızda karşımıza Safranbolu'da iz bırakmış önemli şahsiyetler arasında Cinci Hoca, Köprülü Mehmet Paşa, İzzet Mehmet Paşa gibi isimler çıkmaktadır.
* Öğle Yemeği
* Lisanslı Profesyonel Rehber
* Şişe Su
* Ulaşım (otelden alış ve bırakış)
Müze giriş ücretleri